Türkiye'deki Kaçak Yabancılar İçin 2025 Affı: Kimler Yararlanabilir, Nasıl Başvurulur?

2025 yılı itibariyle, Türkiye’de kaçak durumda bulunan yabancılar için yeni bir yasal fırsat doğdu.
İçişleri Bakanlığı tarafından yürürlüğe konulan düzenleme ile, özellikle ev hizmetlerinde çalışan veya bu alanda çalışmak isteyen yabancılara istisnai ikamet ve çalışma izni başvuru hakkı tanındı.

Bu düzenleme, e-ikamet sistemi üzerinden randevu alamayan yabancılara manuel başvuru imkânı sunmakta ve belirli koşulları sağlayan kişilerin yasal statüye geçişini hedeflemektedir.

2025 Türkiye Yabancılar Affı Nedir?

Bu af kapsamında, Türkiye’de kaçak durumda bulunan ve belirli kriterleri yerine getiren yabancılara önce 6 aylık kısa dönem ikamet izni, ardından çalışma izni verilerek yasal hale gelmeleri sağlanmaktadır.

Düzenleme özellikle ev hizmetlerinde çalışan yabancılar (çocuk, yaşlı, hasta bakımı vb.) için geçerlidir.
Amaç, kaçak statüde çalışan kişileri kayıt altına almak ve işveren–çalışan ilişkisini yasal zemine oturtmaktır.

Kaçak Yabancıların Çalışma İzni Alabilmesi İçin Şartlar

1. Türkiye’ye Yasal Giriş

Başvuru yapacak kişinin pasaport veya geçerli vizeyle Türkiye’ye giriş yapmış olması gerekir. Kaçak yollarla giriş yapan kişiler bu aftan yararlanamaz.

2. Pasaport Geçerliliği

Pasaportun en az 9 ay süreyle geçerli olması şarttır. Süresi dolmak üzere olan pasaportların yenilenmesi gerekir.

3. Adli Sicil ve Kısıtlama Kodu

Başvuru sahibinin temiz adli sicil kaydına sahip olması, hakkında sınır dışı kararı veya giriş yasağı bulunmaması gerekir.

4. İşveren Taahhütnamesi

Ev hizmetlerinde yabancı çalıştıracak işverenin, noter onaylı bir taahhütname mektubu sunması zorunludur.
Bu belgeyle işveren, çalışanın yasal istihdamını üstlendiğini ve çalışma koşullarına uyacağını beyan eder.
Ayrıca işverenin asgari ücretin en az dört katı gelir elde ettiğini belgelemelidir.

5. Ev Hizmetlerinde Çalışma Şartı

Af yalnızca ev hizmetleri sektöründe çalışan veya bu alanda çalışmak isteyen kişileri kapsamaktadır.

Önemli Not: Aftan yararlanacak kişinin 01.01.2025 tarihinden önce kaçak statüde bulunması gerekmektedir.
2025 yılı içinde ikamet izni başvurusu reddedilen kişiler bu aftan yararlanamayacaktır.

İşveren Taahhütnamesi Neleri İçermelidir?

Mart 2025 itibarıyla yürürlüğe giren yeni düzenlemeye göre, noter onaylı taahhüt belgesi olmadan başvuru yapılamaz.
Taahhütname, işverenin yabancı işçinin tüm yasal sorumluluklarını üstlendiğini gösteren resmi bir belgedir.

İşverenin Temel Yükümlülükleri:

• Yabancı işçinin yasal kaydını ve sağlık sigortasını yaptırmak,

• Çalışma izni alındıktan sonra SGK kaydını gerçekleştirmek,

• Türk İş Kanunu ve Yabancılar Kanunu hükümlerine uygun hareket etmek,

• Gerekli belgeleri eksiksiz tamamlamak.

Bu yükümlülüklerin yerine getirilmemesi durumunda Türk Ceza Kanunu kapsamında idari yaptırımlar uygulanabilir.
Ayrıca taahhütname yalnızca bir kez kullanılabilir; yabancı işçi çalışma izni alamazsa yeniden başvuru yapılamaz.

Başvuru Süreci Nasıl İşler?

1. Manuel Randevu Talebi

E-ikamet sistemi üzerinden randevu alamayan yabancılar, İl Göç İdaresi’ne şahsen giderek manuel randevu talebinde bulunabilir.
İstanbul’da başvurular Fatih İl Göç İdaresi Müdürlüğü üzerinden alınmaktadır.

Gerekli Belgeler:

• İşverenden noter onaylı taahhütname,

• E-ikamet sisteminde randevu alınamadığını gösteren ekran görüntüsü,

• Online randevu alınamadığını açıklayan dilekçe.

Randevu tarihi, başvuru sahibine SMS yoluyla bildirilir.

2. Göç İdaresine Evrak Teslimi

Belirlenen günde, hem işveren hem yabancı işçi şahsen başvuruya gitmelidir.
Gelemeyen kişiler için yeni düzenlemeyle 30 günlük ek süre tanınmaktadır.

3. Oturma ve Çalışma İzni Aşamaları

İlk olarak kısa dönem ikamet izni verilir.
Ardından, işveren e-Devlet üzerinden çalışma izni başvurusu yapar.
Gerekli belgelerin tamamlanmasının ardından başvuru değerlendirmeye alınır. Onaylandığında yabancı işçi yasal olarak çalışmaya başlayabilir.

Sonuç

2025 yılında başlatılan bu düzenleme, Türkiye’de uzun süredir kaçak durumda bulunan ve ev hizmetlerinde çalışan yabancılar için önemli bir fırsat sunmaktadır.
Yasal statüye geçiş, hem işveren hem çalışan açısından güvence sağlamakta ve düzensiz göçle mücadelede etkili bir araç olarak öne çıkmaktadır.

Bu süreçte yapılacak hatalar başvurunun reddine yol açabileceğinden, sürecin bir avukat aracılığıyla yürütülmesi önerilmektedir.