https://balkaravukatlik.com/image/cache/catalog/blog/balkar-avukatlik-danismanlik-1920x1920.webp

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 13.06.2013 T., 2012/23432 E. 2013/16434 K.

"Özü"

Mirasın hükmen reddi davalarına Asliye Hukuk Mahkemelerince bakılır.

"İçtihat Metni"

Olayları açıklamak taraflara hukuki nitelendirme hakime aittir (HMK md.33). Davalar dava dilekçelerinde, miras bırakanın çeşitli yerlere borçları bulunması sebebiyle borca batıklık durumuna dayanarak mirası reddettiklerini bildirmiş olmaları karşısında dava,Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesine dayanarak açılan bir davadır. Bu dava, alacaklılara karşı herhangi bir süreye bağlı olmaksızın her zaman açılabilir. Görevli mahkeme ise Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 2/1. maddesi uyarınca asliye hukuk mahkemeleridir.

Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, davanın, mirasın gerçek reddi olarak nitelendirilip, yasal sürede açılmadığı gerekçesiyle reddedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

 

Yargıtay 8.Hukuk Dairesi 26.12.2013 T., 2013/23343 E. 2013/19948 K.

“Özü”

Mirasın hükmen reddi davalarında Kanun’da özel bir düzenleme bulunmadığından 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun  2.maddesi uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir.

“İçtihat Metni”

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olup olmadığını tayin ve tespitte “dava konusunun değeri ve miktarı” ölçüsünü kaldırmış, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın mal varlığı haklarına ilişkin davalarda, görevli mahkemenin, aksine bir düzenleme bulunmadıkça Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu hükme bağlamıştır. (HMK md.2/1)

Kanunda bu konuda aksine bir düzenleme  bulunmadığına göre, Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun yürürlüğe girmesinden sonra açılacak terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin davalarda davanın değeri ne olursa olsun Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Görev kamu düzenine ilişkindir. Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması zorunludur. Gerçekleşen bu durum karşısında dava dilekçesinin görev yönünden reddi gerekirken, işn esasının incelenmesi usul ve yasaya aykırıdır.

 

 

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 15.04.2013 T., 2012/18441 E. 2013/10635 K.

“Özü”

Terekenin borca batık olduğu her türlü delille kanıtlanabilir. Taraflara bu konuda delillerini sunmaları için imkân tanınmadan, mirasçıların mirası kabul anlamına gelen davranışlarının bulunup bulunmadığı araştırılmadan ve miras bırakanın ölüm tarihindeki mal lillerini varlığı değerlerinin tespiti ile miras bırakanın borcunu karşılayabilecek yeterlilikte olup olmadığı belirlenmeden karar  verilemez.

"İçtihat Metni"

Dava, terekenin borca batık olması sebebiyle mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir (TMK 605/2). Davalı cevap dilekçesinde; davacıların haklarında açılan rücuen tazminat davasının yargılaması sırasında "murisleri A.B.'ün babasından kalan üç kardeşleri ile ortak taşınmazlarının olduğunu ve bu taşınmazlara tütün ve buğday ekildiğini" beyan ettiklerini, o dava sırasında davacıların ödemeden aciz halinde olduklarını ileri sürmediklerini belirtmiştir. Mahkemece "rücuen tazminat davasında terekenin borca batık olduğunun defi yoluyla ileri sürülmediği" gerekçesi ile dava ön inceleme duruşması sırasında reddedilmiştir. Terekenin borca batık olduğu her türlü delille kanıtlanabilir. Taraflara bu konuda delillerini sunmaları için imkan tanımadan, mirasçıların mirası kabul anlamına gelen davranışlarının bulunup bulunmadığı araştırılmadan ve miras bırakanın ölüm tarihindeki mal varlığı değerlerinin tespiti ile miras bırakanın borcunu karşılayabilecek yeterlilikte olup olmadığı belirlenmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.

 

 

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 18.04.2013 T., 2012/18639 E. 2013/11060 K.

 "Özü”

Mirasın hükmen reddi davalarında davanın kabulü halinde davacı yararına maktu vekâlet ücretine hükmedilmelidir.

“İçtihat Metni”

(....)

Dava Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesine dayanılarak açılan mirasın hükmen reddine ilişkindir. Mirasın hükmen reddi davaları tespit davası niteliğinde olup maktu harç ve vekâlet ücretine tabidir. Davalı dava açılmasına sebep olduğuna göre davacılar lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca maktu vekâlet ücretine hükmedilmesi ve davacılar tarafından yapılan yargılama giderinin davalıdan tahsiline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

 

 

Yargıtay 2.Hukuk Dairesi 24.01.2013 T.. 2012/23864 E. 2013/1718 K.

“Özü”

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 606.maddesinde öngörülen 3 aylık hak düşürücü süre, mirasın gerçek reddi davasında uygulanır. Mirasın hükmen reddi davalarında, bu türden bir süre söz konusu değildir.

Ayrıca, mirasın hükmen reddi istemli davalar, davalı alacaklıların davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde görülür. Bu tür davalarda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 11.maddesi hükmü uygulanamaz.

“İçtihat Metni”

Dava, Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesinden kaynaklanan terekenin borca batıklığının tespiti istemine ilişkindir. Türk Medeni Kanununun 605/2. maddesi; ölüm tarihinde miras birakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır hükmünü getirmiştir. Türk Medeni Kanununun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada söz konusu değildir. Her zaman dava açılabilir. Dava tarihinde yürürlükte olan hükümlere göre görev, borç miktarına göre belirlenir ve alacaklılara husumet yöneltilerek dava görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgâhı mahkemesidir. Delillerin bu çerçevede değerlendirilip, sonucu uyarınca işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

 

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 03.04.2013 T., 2012/17451 E. 2013/9126 K.

"Özü”

Miras bırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, miras bırakanın tüm mal varlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir.

Diğer taraftan, tereke borca batık olsa bile 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesinde açıklanan şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen

Veya kendine mal eden mirasçı, mirası reddedemez.

"İçtihat Metni"

Dava Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesinde yer alan "ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır." hükmü gereğince mirasın hükmen reddine (terekenin borca batık olduğunun tespitine) ilişkindir. Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Miras bırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, miras bırakanın tüm mal varlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batik olduğunu gösterir (TMK. md. 605/2). Ancak, tereke borca batık olmasına rağmen; Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesinde açıklanan şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine mal eden mirasçı, mirası reddedemez. Anılan Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesindeki durumun mevcut olduğu beyan ve iddia olunmadığına göre; miras bırakan K.G.'nun ölüm tarihi olan 22.08.2007 tarihi itibariyle terekesinin aktifi ve pasifi belirlenip, terekenin aktif değerinin pasifini karşılayıp karşılamadığı araştırılıp belirlenmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

0Yorumlar

Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmiştir.



WhatsApp ile iletişime geçin?